Güzel Sanatlar

 

MADHUBANI RESİMLERİ

 

Madhubani resimleri

 

Madhubani resimleri ya da Mithila Resimlerinin kaynağı tarihle kaplıdır ve bir gelenek bu resim türünün Ramayana zamanında ortaya çıktığını söyler. O zamanlarda Kral Janak kızı Sita, Ram ile evlenirken o törenin resimlerini yapmaları için ressamlar görevlendirmişti. Madhubani resimleri geleneksel olarak halen var olan Madhubani şehrinin çevresindeki köylerde ve Mithila’daki başka bölgelerde yaşayan kadınlar tarafindan yapıldı. Madhubani kelimesi baldan ormanlar anlamına gelir. Resimler geleneksel olarak kulübelerin yeni yapılmış çamur duvarlarına boyanırdı fakat şimdi kumaş, el yapımı kağıt ya da tuvallere de yapılmaktalar. Madhubani resimleri kısıtlı bir coğrafi alanla sınırlı kaldığı ve bilgisi yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşaga aktarıldığı için içerik ve tarzı genelde degişime uğramamıştır. Madhubani resimleri ayrıca üç boyutlu şekiller de kullanır ve renkler bitkilerden temin edilir. Madhubani resimleri çogu zaman doğayı ve mitolojik olaylari tasvir eder.

 

Temalar da genelde Krishna, Ram, Shiva, Durga, Lakshmi, ve Saraswati gibi mitolojik figürler üstüne kuruludur. Güneş, ay ve tulsi gibi bitkiler de çok resmedilir. Tasvirler arasında kralların sarayları ve düğünler gibi sosyal olaylar da vardır. Genelde hiç boş yer bırakılmaz. Boşluklar çiçek, hayvan, kuş hatta geometrik dizaynlarla doldurulur. Geleneksel olarak resim, Mithila bölgesindeki ailelerin, özellikle kadınların, kuşaktan kuşağa aktardıkları bir yetenekti. Bu resimler genelde festivaller, dini törenler ve doğum, Upanayanam (ip töreni) ve evlilik gibi önemli dönüm noktalarında boyanırlardı.

 

KALAMKARI

 

Kalamkari

 

Kalamkari kendine has boya ve baskı ile hazırlanan kumaşların kullanıldığı tarihi bir sanattır. Adını “kalem” anlamına gelen Kalam ve “iş” anlamına gelen Kari kelimelerinden alir. Yani, kalemişi. Hem el boyaması hem de bitkisel boyaların kullanıldığı blok baskı ile yapilir. Kalamkari sanatı deneme yanılma yoluyla son 3000 yılda gelişti.. Kalamkari zanaatkarları sanatları aile içinde kuşaktan kuşağa aktardılar. Hindistan sanat ve kumaşlara boyanan Kalamkari açısından Hindistan ve İran’ın pek çok kesminde pek çok esere sahiptir. Andhra Pradesh’te hem Masulipatnam hem de Srikalahasti köyleri Kalamkari resimlerinin en önemli merkezleri olarak kabul görürler..


Masulipatnam dizaynları ince ve narin formlarıyla İran’ı yansıtır. Eski geleneksel blok baskıları genellikle agaçlar, hayvanlar, çiçekler ve yaprak desenlerini kullanan Fars motiflerine başvurur. Avrupa’dan talep artınca bunu Hollanda etkisi izlemistir. Batı’dan gelen talep doğrultusunda Kalamkari tarzı genelde yatak örtüleri, perdeler ve ayrıca giysilerde kullanılırdı. Srikalahasti’ye gelince, tapınaklar büyük bir ilham kaynağıydı. Bu sanat dalı mimari yapıların yazıtlar ve tasvir içeren duvar resimlerine olan talebi doğrultusunda çok gelişti. Puranalar, Mahabharata, Ramayana ve diğer mitolojik öykülerden kısımları zengince tasvir etti. Resimlerin çerçevesinde yazitlardan kesimler yazılı olurdu.

MYSORE RESİMLERİ

 

mysore resimleri

 

Mysore resimleri Karnataka'da yer alan Mysore şehrinde ortaya çıkmış önemli bir Güney Hindistan resim türüdür. Bu resimler zarafetleri, mat renkleri ve detaya verdikleri önem ile tanınırlar. Bu resimlerin çogunda yer alan temalar Hint mitolojisinden kesitlerdir. Modern zamanlarda bu resimler Güney Hindistan'daki şenliklerde çok aranan hatıra ürünleridir. Bir Mysore resmi birkaç aşamada boyanır. Birinci aşamada temele resmin bir ön taslağı çizilir. Temel, tahtaya yapıştırılmış kalın kağıttan oluşur. Çinko oksit ve akasya sakızından oluşan bir macun sürülür.

 

Buna "jesso macunu" denir. İnce bir fırçanın da yardımıyla bütün mücevherler, tahtlar ya da süslenmesi gereken başka kısımlar yontma etkisi yaratmak amacıyla boyanır ve hafifçe yüksek görünür. Kurumaya bırakılır. Üstüne ince bir altın folya yapıştırılır. Resmin geri kalanı daha sonra sulu boya kullanılarak yapıştırılır. Sadece mat renkler kullanılır.

 

RAJPUT RESİMLERİ

 

rajput resimleri

 

Rajput resimleri Hindistan'da yer alan Rajputana'daki saraylarda 18. yy'da gelişip meyve vermiştir. Her Rajput krallığı kendine has bir tarz geliştirmesine rağmen hepsinde ortak olan özellikler de vardır. Rajput resimleri pek çok tema tasvir eder. Ramayana ve Mahabharata gibi epiklerde geçen olaylar, Krishna'nın hayatı, çok güzel doga görüntüleri ve insanlar. Rajput resimleri minyatür kullanmayı tercih etmesine rağmen pek çok belgede de Rajput resimlerine rastlanır. Resimler hatta sarayların, kalelerin iç duvarlarına, evlerin mimarisine ve özellikle Shekhawait'teki muhteşem mimari eserlerin üstüne de yapıldı. Boyalar bazı mineraller, bitkiler ve deniz kabuklarından elde edildi. Hatta kimisi kıymetli taşların işlenmesi ya da altın ve gümüş kullanımıyla temin edildi. İstenen rengin hazırlanması uzun bir süreçti. Bu bazen haftalarca sürerdi. Kullanılan fırçalar çok incedir.

MOĞOL RESİMLERİ

 

Moğol resimleri

 

Moğol resimleri özel bir Hint resim türüdür ve genelde kitaplar için ve minyatür olarak yapilmistir. 16-19. yy’lar arasında yaşamış olan Moğol İmparatorluğu döneminde gelişmiş ve şekillenmiştir.

 

TANJORE RESİMLERİ

 

Tanjore resimleri

 

Tanjore resimleri Tamil Nadu'ya bağlı Tanjore şehrine has önemli bir klasik Güney Hindistan sanatıdır. Bu sanat türü 9. yy'in ilk yarısında ortaya çıkmıştır. Bu döneme sanat ve edebiyatı desteklemiş olan Kola imparatorları damga vurmuştur. Resimler zarafet, zengin renkleri ve detaylara verilen önem ile tanınır. Çoğu resimde kullanılan temalar Hint mitolojisinden kesitlerdir. Modern zamanlarda bu resimler Güney Hindistan'daki festivallerde çok aranan hatıra ürünleri olarak önümüze çıkar. Bir Tanjore resmi birkaç aşamada oluşur. Birinci aşamada temele resmin bir ön taslağı çizilir. Temel, tahtaya yapıştırılmış kumaştan oluşur. Sonra tebeşir tozu ya da çinko oksit suda çözülen bir yapıştırıcı ile karıştırılır ve temele sürülür. Temeli daha yumusak yapmak için bazen hafif bir aşındırıcı da kullanılabilir. Resim çizildikten sonra yarı değerli taşlar kullanılarak mücevherler ve resimdeki süsler hazırlanır. Mücevherleri süslemek için ayrıca danteller ya da ipler de kullanılabilir. Üstüne ince bir altın folya yapıştırılır. En sonunda resimlerdeki figürlere renk katmak için boyalar kullanılır.

 

BENGAL OKULU

Bengal okulu

Bengal Sanat Okulu 20. yy'in ilk yarısında Ingiliz Imparatorlugu döneminde Hindistan'da yeseren etkili bir sanat akimiydi. Hint milliyetçiligi ile ilintili olmasına rağmen ileri gelen pek çok İngiliz sanatçısı tarafından desteklendi. Bengal okulu bir kültür ve milliyetçilik hareketi olarak ortaya çıktı ve Hindistan'da daha önce hem Ravi Varma gibi Hintli sanatçılar hem de İngiliz sanat okulları tarafından desteklenmiş olan akademik sanat türlerine bir tepkiydi. Hindistan kaynaklı fikirlerin Batı'da yaygın ilgi bulması üzerine İngiliz resim ögretmeni Ernest Binfield Havel öğrencileri Mogol minyatürlerini taklit etmeye teşvik ederek Kalküta Sanat Okulu'nda kullanılan eğitim tekniklerini değiştirmeye çalıştı. Bu büyük tartışma yarattı ve öğrenciler greve giderken yerel basın şikayet etmeye başladı. Şikayet edenler arasında bunu gerici bir hareket sayan milliyetçiler de vardı. Havel'e, şair Rabindranath Tagore'un yeğeni olan ressam Abanindranath Tagore destek verdi. Tagore, Mogol sanatından etkilenmiş pek çok eser yarattı. Havel ve kendisi bu tarzı, Batı'daki "materyalizm"e karşılık Hindistan'ın kendine has ruhani kalitelerinin ifadesi olarak gördüler. Tagore'un en iyi tanınan resmi Bharat Mata (Anne Hindistan), genç bir hanımı, Hindu mitolojik figürleri gibi dört kolu olan ve Hindistan'ın ulusal iradesini temsil eden objeler tutarken resmeder.